Neena Bhandari
SYDNEY (IDN) – Eşitsizliğin ve sürdürülebilirliğin üzerine gitmek için, insan hakları eğitimine ve sivil toplumun güçlendirilmesine daha fazla yatırım yapılması gerekiyor – Birleşmiş Milletler‘in temel hedefleri Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri‘dir. Avustralya’nın Sidney kentinde düzenlenen Dokuzuncu Uluslararası İnsan Hakları Eğitimi Konferansı’nın (ICHRE) ana mesajı buydu.
Bu yıl 70’inci yıl dönümü olan İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nden (İHEB) ilham alarak, ICHRE 2018 (26-29 Kasım), tüm ilgililere barışçıl şekilde bir arada yaşamaya yönelik sosyal uyum için bir araç olarak insan hakları eğitimini yaygınlaştırmalarını; ve insan hakları eğitiminin müfredata entegrasyonu ile uygulama arasındaki belirgin açığı kapatmaya çalışmalarını tavsiye etti.
UNESCO Uluslararası Eğitim Bürosu yöneticisi Dr. Mmantsetsa Marope açılış dersinde: “İnsan hakları eğitiminin ötesinde, insanların devredilemez hakları kullanma, bu haklarla yaşama, kendisinin ve başkalarının haklarını savunma konularında etkin ve yetkili olmaları gerekiyor.” dedi.
2016 yılında UNESCO’nun 1974 Tavsiyesi‘nin uygulanmasına ilişkin altıncı istişarede, öğretmenlerin insan hakları eğitimini uygulama kapasitelerini güçlendirmek için daha fazla çaba gerektiği belirtildi.
İnsan hakları değerlerini ve yaklaşımlarını yaptıkları işe entegre etmeleri için öğretmenlere ve çocuklarla çalışan insanlara araç ve eğitim sağlayanEquitas – Uluslararası İnsan Hakları Eğitimi Merkezi, her yıl Kanada’da 50 topluluktan 100.000 gence ulaşmaktadır.
Equitas Genel Müdürü Ian Hamilton IDN’ye şunları söyledi: “Şu anda programımız, 6 ile 12 yaşları arasındaki ilkokul çocukları ve 13 ile 18 yaşları arasındaki ergenlik dönemindeki gençlerin eğitimine yardım etmeye odaklanıyor.
“Adil Oyna programımız ile, çocuklara insan haklarını tanıtmak için oyunlar ve etkinlikler kullanıyoruz, etraflarında olup bitenleri eleştirel şekilde düşünmeleri ve eşitlik, saygı, dahil etme ve hariç tutma gibi insan hakları değerlerini nasıl geliştirebilecekleri konularında onları cesaretlendiriyoruz.
Hamilton şöyle ekliyor: “Bu araçların, çocuklarla çalışan insanları da dönüştürdüğünü gördük. İçeriği çocuklarla aynı anda öğreniyorlar, ancak aynı zamanda kendilerini yetkin, bu konularla başa çıkma konusunda donanımlı hissetmelerini de sağlıyor. ”
Equitas, genç katılımcılarla da benzer katılımcı yaklaşımlar ve sonuçlar kullanarak ve speakingrights.ca sanal forumu aracılığıyla çalışmaktadır.
Eylül 2018’de başlatılan BM İnsan Hakları Eğitimi Programı’nın (2020-2024) dördüncü aşamasını hedefinde gençler var.
İnsan Hakları Eğitimi ve Öğretimi Çalışma Grubu Sivil Toplum Örgütü Program Koordinatörü, Cenevre’deki Soka Gakkai Uluslararası BM Girişimleri Ofisi Eş Başkanı Elisa Gazzotti, IDN’ye: “İnsan hakları eğitimi yoluyla hayatlarını olumlu yönde yönlendirebileceklerini ve bulundukları topluluklara tam katılım sağlamış bir aktör haline gelebileceklerini genç insanlarla paylaşmada, hikaye anlatımı tekniğini kullanıyoruz” dedi.
“SGI tarafından insan hakları eğitimi için küresel bir koalisyon olan HRE2020, BM İnsan Hakları Eğitimi ve Öğretimi Çalışma Grubu Sivil Toplum Örgütü ve diğerleri ile birlikte 2017 yılında BM İnsan Hakları Eğitimi ve Öğretimi Bildirgesi’nin kabul edilmesinin beşinci yıl dönümünü kutlamak için Dönüşen Yaşamlar – insan hakları eğitiminin gücü isimli bir workshop organize ettik. İnsan hakları eğitiminin Burkina Faso, Peru, Portekiz, Türkiye ve Avustralya’daki insanların yaşamlarını nasıl değiştirdiğini gösteriyor ” diye ekledi.
Western Sydney Üniversitesi Konferans Koordinatörü ve Eşitlik ve Çeşitlilik Direktörü Dr. Sev Ozdowski, “Bu hakların bilinmesi hem farklı etnik kökenden ve inançtan insanlar arasındaki ilişkileri geliştirebilir hem de sivil toplumu besleyebilir” dedi.
Demokrasinin ilerletilmesinde, hukukun üstünlüğü, sosyal uyum ve adalet konusunda oynadığı rol bakımından insan hakları eğitimini geliştirmek için Dr. Sev Ozdowski tarafından başlatılan bir dizi olan ICHRE 2018’e, uluslararası insan hakları örgütlerinden, sivil toplumdan, eğitim kurumlarından, medyadan ve vatandaşlardan 300’ün üzerinde temsilci katıldı.
İHEB(İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi); sözleşmeler, tüzükler, bildiriler ve ulusal yasalar dahil olmak üzere birçok yasal araçla güçlendirilmiş ve küresel söylem toplumsal cinsiyet eşitliği, engelliler ve LGBTIQ toplulukları dahil olmak üzere genişlemişken en büyük zorluk, insan hakları örgütlerinin ve savunucularının karşılaştıkları tehdittir.
Equitas İcra Direktörü Hamilton, IDN’ye, “Bu en tehlikeli tehdittir, çünkü bu sesleri susturursak, halkı eğitme ve harekete geçirme kapasitemiz azalır ve çoğu insanın dışında sonumuz gelir” dedi.
Birçok ülkede, insan hakları hala öncelikli bir şey değil. Dharamsala’da (Hindistan) bulunan bir STK olan Tibet İnsan Hakları ve Demokrasi Merkezi Genel Müdürü Tsering Tsomo şöyle diyor: “Tibet’te, Çin otoriter rejimi, İHEB’i Tibet diline çeviren ve Tibetliler arasında dağıtan insanları cezalandırarak İHEB’i suç haline getirdi.
“Bu, 1989 yılında, Çin hükümetinin İnsan Hakları Günü’nün varlığını açıkça kabul etmesinden bir yıl sonra, İHEB’i yaymak için 10 Tibetli keşişin hapse gönderilmesi ile gerçekleşti. 70. yıl dönümünü kutlamanın yanı sıra, 10 Tibetli keşişin hapsedilmesinin 30. yıl dönümünü de anıyoruz. ”
İHEB, en fazla tercüme edilmiş belge olarak Guinness Rekorlar Kitabı’ndaki yerini koruyor. Şu anda 500’den fazla dil ve lehçede mevcut.
İHEB’den Dünya İnsan Hakları Eğitimi Programı’na giden yolda konuşan Güney Doğu Asya İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Bölge Temsilcisi olan, Bangkok’taki İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Ofisi (OHCHR)‘den Cynthia Veliko: “Son birkaç yıl içerisinde dünya genelinde birçok devlette insan hakları konusunda liderlikteki şok edici gerileme, 1948’de İHEB’in benimsenmesini takip eden on yıllar boyunca, çok kez titizlikle elde edilen tarihi ilerleme için gerçek bir tehdit oluşturuyor” dedi.
“İHEB’de yer alan ilkeler bakımından farkındalığın devam ettirilmesi, sonuç olarak insan hakları eğitimi olmadan elde edilemeyecektir. Gelecekteki dünya liderlerini, insani bir dünya inşa etmek ve sürdürmek için gerekli olan insanlık ve dürüstlük ilkeleri ile şekillendirmek için gerekli olan önemli bir yatırımdır ”diye ekledi.
ICHRE 2018 Deklarasyonu ayrıca, iklim değişikliğinin azaltılması ve adaptasyon üzerine yetersiz ilerleme, gıda ve su güvenliğinin azalmaya devam etmesi, deniz seviyelerinin yükselmesi, göçün artmasına neden olan ülkeler arası ve devlet içi çatışma, ana güçler arasında yeni silahlanma yarışı ve şiddet seviyelerinin, özellikle kadınlara ve çocuklara yönelik şiddetin artmasının, insan haklarına etkilerine dair kaygılarını dile getirdi.
Deklarasyon, daha fazla çocuk ve genç yetişkinin katılımına ve erişmesine yardımcı olacak, aynı zamanda çevrimiçi olarak insan haklarının kötüye kullanılması tehdidi oluşturacak yeni iletişim formları ve medya fırsatlarının olumlu ve olumsuz yanları hakkında daha fazla farkındalık çağrısında bulundu. [IDN-InDepthNews – 03 Aralık 2018]
Fotoğraf: İnsan hakları eğitimi sergisine bir bakış. Credit: İnsan Hakları Eğitimi ve Öğretimi Çalışma Grubu Sivil Toplum Örgütü.